15 Haziran 2011 Çarşamba

Neredeyse bir ay olmuş yazmayalı. Okadar uzun zaman ayrı kalmışım ki, nereden başlasam ne yazsam toparlayamadım. Hatta bu süre içinde neler yaptık onu bile tam hatırlayamıyorum.

Herşey Eskişehir'e gitmemizle başladı. Gez-toz, Begüm'le uğraş derken bloga tek kelime yazamadım. Sonra döndük evimize. Adapte ol, evi temizle, iş-güç derken burada da dokunamadım bloga. Son zamanlarda da Begüm'ün düzeni o kadar allak bullak oldu ki değil bloga, kendime bile zaman ayıramaz oldum. Başta Begüm olmak üzere herşey normale döner umarım.

Makyajsız, bakımsız, yorgun ve de solgun anne- şu fotoğraflardan nasıl kaçsam diye düşünen Begüm.




Eskişehir'e gidip de çiğbörek yemeden dönmek olmazdı.




Anenin yeni saçları. Eski hali de iyiymiş, kesimini o tarz birşey yaptırsaydım keşke. Neyse artık uzasın bir dahakine. Balyaj da yaşlı göstermiş sanki biraz. Sizce?? (Aklıma gelen heryerde bu soruyu soruyorum yalnız :) Sanırımnezaketten kimse 'Evet yaşlı göstermiş.' demedi şimdilik.:) )



Ve son olarak yerlerde sürünen Begüm.

Özlemişim buraya yazmayı, yazınca anladım. devamı en kısa sürede gelir umarım. :)

2 yorum:

  1. Biz de Eskişehirli bir aile olarak çok severiz çiböreği ..Bu arada saçın çok güzel olmuş, nezaket için değil gerçekten..

    YanıtlaSil
  2. teşekkür ederim :) ilk kez saçımda renk değişikliği yapınca alışmam uzun sürdü biraz:)

    YanıtlaSil